Siir Sayfasi

Ana Sayfa Fotograf Galerisi Komik Fotograflar Komik Fikralar Bilmeceler Güzel Sözler Siir Sayfasi Komik Yazilar Duvar Yazilari Bizden Kareler Yorumlariniz

Böyle Sevdim İşte

Ben seni kocaman bir yürekle sevdim. Gözlerim değil, yüreğimdi seni gören.
Sen damarlarımdaki kana karışıp, geldin oturdun yüreğime. Bir başka yerde
olamazdın zaten. Sen, benim en değerli yerimde, yüreğimde olmalıydın,
orada kalmalıydın. Çok aşka ev sahipliği yapan bu yürek, ilk kez bu kadar
kolay kabullendi seni. Herhangi bir konuk değildin artık. Bu yüzden ne
ağırlama faslı vardı, ne de uğurlama. O yüreğin gerçek sahibiydin.

Şimdi sonbahar, kışa giriyoruz ya... Ben dört mevsim baharı yaşadım
seninle. Çiçek çiçek açtın yüreğimde. Gökkuşağı zayıf kaldı, senin
renklerin karşısında. Taze bir yaprak gibi yeşildin. Açelya idin
pembeliğinle. Üzerine çiğ taneleri düşmüş sarı güldün. Kırmızıydın bir
ateş gibi. Ve maviydin... En çok bu renkle anmayı sevdim seni. Denize
tutkundum, denizi sensiz, seni de denizsiz düşünemedim.

Seni severken dünyayı da sevdim ben, insanları da... Kendime bile dar
gelirken, içinde herkese yer olan bir hayatın sahibiydim artık. En kızgın,
en tahammülsüz olduğum anlarda bile, seni düşünmek yetti bana. İçimdeki
sevinç yüzüme yansıdı, güldüm. Beni öylesine güldüren senin sevgindi ve
ben kaygısız, içten gülüşün ne demek olduğunu, nasıl güzel bir şey
olduğunu anladım seninle...

Her şeye rağmen sevdim seni. Güçlüydüm ve aşamayacağım hiçbir zorluk
yoktu. Koca bir kente, koca bir ülkeye kafa tutabilirdim. Sen elimden
tuttuğunda, patlamaya hazır bir volkan gibi hissederdim kendimi. Menzil
sendin ve ben o menzile ulaşmak için önüme çıkan her şeyi yok edebilirdim.
Sana ulaşmamı engelleyecek her şeyi eritirdim, kül ederdim. Sana
ulaştığımdaysa sakin bir göle dönüşürdüm. Ve o göle bir tek sen
girebilirdin.

Sevdim ve hayrandım da... Her halin çekti beni. Duruşunu, uyumanı,
gülmeni, kızmanı, şaşkınlığını, saflığını, kurnazlığını, çocukluğunu,
olgunluğunu sevdim. Sesini de sevdim suskunluğunu da.
Küçük oyunlarını, kaprislerini, sitemlerini, korkularını sevdim. Seni ve o
doyumsuz sevdanı, uçarı sevdanı anlatacak kelime bulamadım çoğu zaman.
Sığmadın cümlelere ve hiçbir cümle seni
yeterince tarif edecek kadar derin olmadı.

Seni severken yorulmadım. Çünkü sen yaşam kaynağıydın. Her gün yenilendim.
Seninle çoğaldım, büyüdüm. Eksik kalan neyim varsa tamamladın.
Ölmeyecektim çünkü sen ölmezliğin ta kendisiydin.

Sevdim işte ötesi yok...

Dostum

KİMSE SENİN HALİNİ SORMAZ DOSTUM
SEVDALANIP ZİYAN OLSAN BİLE
CANDAN SEVECEK BİRİ BULUNMAZ DOSTUM
SEN ONUN UĞRUNA YANSAN BİLE

SEVME SEVİLSEN BİLE DOSTUM
SEVERSEN YANARSIN YILLARCA
KİMSEYE SEVİYORUM DEME DOSTUM
BİRKERE DERSEN AĞLARSIN YILLARCA

MUTLULUĞU ARARSIN YALNIZ GECELERDE
TEK SIRDAŞIN ELİNDEKİ SİGARAN OLUR DOSTUM
ACINLA AĞLAR GÖZYAŞINLA BOĞULURSUN SENELERCE
TEK SEVENİN YİNE KENDİN OLURSUN DOSTUM
YİNE KENDİN DOSTUM YİNE KENDİN

Sevgiliye

O kadar yakınsın ki bana,
Bir o kadar da uzak,
Sanki ilk defa aşık olmuş gibiyim,
Uzana bilsem bir adım kadar yakın,
Ama sanki ayaklarıma prangalar vurulmuş,
O bir adımı atamıyorum,
Sadece seyrediyorum seni,
Dizlerine yatıp, elini sımsıkı tutmak istiyorum,
Gökyüzüne bakar gibi,
Gözlerine dalmak istiyorum,
Sana bakarken prangaların ayağıma değil,
Yüreğime vurulduğunu hissediyorum,
İçin için yanan yüreğime,
Seni sevenin ben değil,
Yüreğimin olduğunu anlıyorum,
Yüreğim senin dostluğunu istiyor,
Yüreğim senin sıcaklığını istiyor,
Kırmamı söylüyor zincirleri,
Ve ilk defa kırmaya çalışıyorum,
Doğru bildiğim şeyleri atıveriyorum bir tarafa,
Sırf sana daha yakın olabilmek için,
Zincirlerle bağlı yüreğimi bırakıveriyorum,
Bir kuş gibi ormana,
Yüreğim bir kuş oluyor senin yanında,
Ürkek bir kuş,
Soğuk bir havada titreyen üşümüş bir kuş,
Çok şey değil istediği yüreğimin,
Sadece dostluğunu ve sıcaklığını istiyor,
Senin sıcaklığını,
Sonra kanat çırpıp uçmak istiyor seninle,
O güzellikleri seninle paylaşmak istiyor gökyüzünde,
Dünyadan uzak yüreğim seninle

Hayat

Şerefle bitirilmesi gereken
En asil görevdir HAYAT.
Bir lokma ekmek için
Şerefini çiğnetmeye;
Bir anlık eğlence için
Servetini tüketmeye,

Bir zamanlık mevkii için
El ayak öpmeye,
İnsanları ezip geçmeye,
Günlük menfaatler için
Onurunu terk etmeye,
Bir kısım insanlara kızıp
Tüm insanlara düşman
Olmaya değmez bu HAYAT

Bir Seni Bir de Aşkı Anlayamadım

Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
anlayamadım,
Olmayınca olmuyor demedim, hep seni kazanmak için
peşinden koştum,
Aşkın tarifi yazmıyor ki kitaplar da, ne demekmiş bir
öğrenebilseydim,
Dedim ya işte şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
anlayamadım,
Kapı kapı gezdim gözlerini görmek, elini tutmak,
sesini duymak için,
Yılları, ayları ve günleri hiç hissetmedim, benden
habersiz geçip gitmişler,
Sormadılar halimi, onlarda senin gibi beni yalnız
bıraktılar,
Karanlıklardan korkar oldum, ışığımı aldın, umudumu
aldın,
Ne kadar yalvarsam da beni bırakma diye, duymazlıktan
geldin,
Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
tanıyamadım,
Her şeyim sen oldun, ben de mecnunu doğurdun, ferhatı
uyandırdın,
Yağmur oldun, ıslattın beni razıyım buna, ama
kollarına hiç almadın,
Sıcaklığından mahrum ettin, o pamuk gibi ellerini arar
oldum,
Ne kadar vazgeçmek istedimse de senden, her defasında
gönlüm caydırdı,
Şiirlerim artık sıkılmaya başladı senden umut
görmeyince,
İnan ki bırakacaktım artık yazmayı, her defasından
kalemim caydırdı,
Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
tanıyamadım,
Ne kadar çabaladımsa da seni
bulamadım